Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

Bu Blogda Ara

18 Ocak 2014 Cumartesi


National Geographic Society'nin bu yıl sekizincisini düzenlediği Uluslararası Fotoğraf Yarışması'nın Türkiye ayağı sonuçlandı. Akmerkez'in sponsor olduğu Ulusal Yarışma'da bu yıl 6 bine yakın fotoğraf; İnsan, Mekân, Doğa ve Paylaşmak (Akmerkez Özel) olmak üzere dört ayrı kategoride yarıştı.

Dört kategoride dereceye giren fotoğrafları aşağıda görebilirsiniz:

Doğa kategorisi 1.si Ahmet Çetin, Uluabat Gölü, 2013
Doğa kategorisi 2.si Tamer Yılmaz, Burdur, 2012
Doğa kategorisi 3.sü Yasin Mortaş, Kahramanmaraş, 2012
İnsan kategorisi 1.si Mustafa Binol, Konya, 2013
İnsan kategorisi 2.si Gonça Çavdar, İstanbul, 2012
İnsan kategorisi 3.sü Can Yalçın, Burgazada, 2013
Şehir kategorisi 1.si İsmet Danyeli, Abu Dabi, 2012
Şehir kategorisi 2.si Nevzat Yıldırım, Edirne, 2013
Şehir kategorisi 3.sü Yüksel Vural, New York, 2013
Akmerkez Özel Kategorisi Paylaşmak 1.si Fatma Demir, İstanbul, 2013
Akmerkez Özel Kategorisi Paylaşmak 2.si Mahmut Yıldırım, İzmir, 2012
Akmerkez Özel Kategorisi Paylaşmak 3.sü Özgür Aksoy, Bodrum, 2013

Ayşegülnur Kabaca

KITALARIN SERÜVENİ


İlk dünya haritaları çizildiğinde kıtalar incelenirken özellikle Güney Amerika ile Afrika kıtalarının sınırlarının birbiriyle yapbozun parçaları gibi uyumlu olduğu görülmüştür. Bu da bir zamanlar bu iki kıtanın bir arada bulunmuş olacağı fikrini akla getirmiştir. Gerçekten de elimize bir Dünya haritası aldığımızda özellikle Atlas Okyanusu’na kıyısı olan kıtaların sınır kesimlerinin birbirine uyumlu olduğu görülmektedir. Güney Amerika ve Afrika’nın sınırları birbiriyle örtüşmektedir.



LEVHALAR NASIL HAREKET EDER?

Mantoda da yatay ve dikey doğrultuda hareketler vardır. Çekirdek tabakası daha sıcak olduğundan mantonun çekirdeğe yakın kısımlarında ısınma meydana gelir. Bunun
sonucunda ısınan malzemeler hafifler ve yükselir. Mantonun yer kabuğu ile temas hâlinde olan kısma ise daha soğuk ve yoğun olduğundan aşağıya doğru çöker.

Yer kabuğu, bir yapboz gibi birbirine tutturulmuş on iki büyük ve çok sayıda küçük levhadan oluşur. Kıtalar bu levhalar üzerindedir ve levhalar hareket ettikçe onlar da hareket eder. Bu hareketler birbirlerine doğru ya da birbirinden uzaklaşır şekilde olabilir. Mantodaki ısı akımlarının neden olduğu bu hareketler sırasında levhalar birbirinden uzaklaşır, birbirlerine çarpar veya birbirlerini sıyırırlar.
Bu hareketlilik sonucunda levha sınırlarında uzun zaman ölçeğinde yeni okyanuslar, yeni Kıtalar, sıradağlar ve volkanik dağlar oluşur. Depremler ve volkanik faaliyetlerin nedeni olan bu hareketliliğin levha sınırlarında olmasına şaşırmamak gerekir.


Şeyma Uslu

 JEOLOJİK ZAMANLAR



1. İlkel Zaman (Prekambrien)


Günümüzden yaklaşık 570 milyon yıl önce sona eren jeolojik zamandır.

Yaklaşık 4 milyar yıl sürmüştür.

Bu devrin önemli olayları:


·        Sularda tek hücreli canlıların ortaya çıkışı,

·        En eski kıta çekirdeklerinin oluşumu,

·        İlkel zamanı karakterize eden canlılar, algler ve radiolaria’dır.


2. Birinci Zaman (Paleozoik)


Günümüzden yaklaşık 245 milyon yıl önce sona eren jeolojik zamandır.

Birinci Zaman yaklaşık 325 milyon sürmüştür. Bu devrin önemli olayları:


·        Bu devirde kıta çekirdekleri yeni kıvrımların eklenmesiyle büyümektedir.

·        Kaledoniyen ve Hersiniyen kıvrımlarının oluşumu,

·        İlk kara bitkilerinin ortaya çıkışı,

·        Karbon devrinde kömür yataklarının oluşumu,

·        Balığa benzer ilk organizmaların ortaya çıkışı,

·        Birinci zamanı karakterize eden canlılar graptolitler ve trilobitlerdir.


Paleozoyik (Birinci zaman) 325 milyon yıl sürmüştür ve günümüzden 245 milyon yıl önce sona ermiştir.


3. İkinci Zaman (Mesozoik)


Günümüzden yaklaşık 65 milyon yıl önce sona eren jeolojik zamandır. İkinci Zaman yaklaşık 180 milyon yıl sürmüştür. Bu devrin önemli olayları:


·        Jeosenklinallerde büyük ölçüde tortulaşma ve birikmeler oluşmuştur.

·        Bu dönem, Alp kıvrımlarına hazırlık dönemidir.

·        Bu zamanda, yerkabuğu kırıklarla parçalanarak ayrı kıtalara bölünmeye başlamış, deniz ilerlemesi sonucu karalar denizlerin altında kalmıştır.

·        Ekvatoral ve soğuk iklimlerin belirmesi,

·        Türkiye’nin bulunduğu sahada Tetis jeosenk-linalinin oluşması,

·        İkinci zamanı karakterize eden canlılar dinozorlardır.


4. Üçüncü Zaman (Tersiyer)


Günümüzden yaklaşık 2 milyon yıl önce sona eren jeolojik zamandır. Üçüncü Zaman yaklaşık 63 milyon yıl sürmüştür. Bu devrin önemli olayları:


·        Dünya’da ve Türkiye’de şiddetli yerkabuğu hareketleri olmuştur.

·        Alp kıvrımları oluşmuş ve eski kıta kütlelerine eklenmiştir.

·        Kıtalar günümüzdeki görünümlerini kazanmıştır.

·        Şiddetli volkanik olaylar ve depremler meydana gelmiştir.

·        Linyit, petrol, tuz ve boraksit yataklarının oluşması,

·        Bugünkü iklim bölgelerinin ve bitki topluluklarının belirmeye başlaması,

·        Atlas ve Hint okyanuslarının oluşması,

·        Türkiye’nin ana yer şekillerinin gelişmesi,


5. Dördüncü Zaman (Kuvaterner)


Günümüzden 2 milyon yıl önce başlayan ve halen devam  eden jeolojik zamandır. Bu devrin önemli olayları:


·        Batı Avrupa, İskandinavya ve Kanada buzullarla kaplanmıştır.

·        İklimde büyük değişikliklerin ve dört buzul döneminin (Günz, Mindel, Riss, Würm) yaşanması,

·        İnsanın ortaya çıkışı,

·        İstanbul ve Çanakkale boğazları ve Ege Denizi’nin oluşması,

·        Karadeniz’in Akdeniz’e bağlanması,

·        Dördüncü Zaman’ı karakterize eden canlılar mamutlar ve insanlardır.

Şeyma Uslu



17 Ocak 2014 Cuma


YERİN YAPISI

 1. Litosfer
Litosfer ya da taşküre olarak da adlandırılır. Mantonun üstünde yer alır. Yerkürenin en hafif ve en ince tabakasıdır. Ortalama kalınlığı 33 km’dir. Dağlık sahalarda kalınlık artarken (Tibet’te70 km), okyanus tabanlarında incelmektedir (8-10 km). Yoğunluk ortalama 3 gr/cm3’tür. Bileşiminde oksijen, silisyum, alüminyum, kalsiyum, demir, sodyum, potasyum ve magnezyum bulunur. Yerkabuğu, bileşimleri ve yoğunlukları birbirinden farklı iki tabakadan oluşur.Litosfer sial ve simadan oluşmaktadır.

a) Granitik Kabuk (Sial)
Bileşiminde silisyum ve alüminyum olduğundan bu ismi almıştır. Katı halde bulunur. Yoğunluğu 2,7 – 2,8 gr/cm3’tür. Kalınlığı okyanus tabanlarında az, kıtaların olduğu alanlarda fazladır. Çoğunlukla granit gibi açık renkli ve hafif kayaçlardan oluşmaktadır.
                                                                  
b. Bazaltik Kabuk (Sima)

Bileşiminde silisyum ve magnezyum olduğundan bu ismi almıştır. Yoğunluğu 3 gr/cm3’tür. Sial’in tersine okyanus tabanlarında kalınlaşır, kıtaların olduğu alanlarda incelir. Çoğunlukla bazalt gibi koyu renkli ve yoğun kayaçlardan oluşmaktadır.


 2. Manto

Yer kabuğunun hemen altından başlar, çekirdeğe (2.900km’ye) kadar uzanır. Mantonun yoğunluğu 3,3-5,5 g/cm3 sıcaklığı 870 - 2.200 °C arasında değişir. Manto, yer hacminin % 80’ini oluşturur. Bileşiminde oksijen, magnezyum ve demir bulunmaktadır. Mantonun üst kesimi, yüksek sıcaklık ve basınçtan dolayı Plastik özellik gösterir. Bu üst kesime astonosfer adı verilir. Sıvı haldeki manto malzemesine mağma denir. Sıvı halde bulunan mantoda sürekli olarak alçalıcı-yükselici (konveksiyonel) hareketler görülür. Bu hareketler iç kuvvetlerin (orojenez, epirojenez, volkanizma ve deprem) enerji kaynağıdır.

3. Çekirdek
Yerin en ağır ve en kalın (3470 km) bölümüdür. 2.900-6.370 kmler arasında uzanır. Ortalama yoğunluğu 10 - 13 gr/cm3 tür. Sıcaklığı 2,200 – 5,000 °C arasında değişir. Çekirdek Dünya’nın hacminin 1/7’sini oluşturmasına rağmen, çok yoğun olduğundan

Dünya’nın ağırlığının 1/3’ünü oluşturur. Çekirdeğin, 2.900 – 5.120 kmler arasındaki kısmına dış çekirdek, 5.120 – 6.370 kmler arasındaki kısmına iç çekirdek denir.

İç çekirdekte bulunan demir-nikel karışımı çok yüksek basınç ve sıcaklık etkisiyle kristal haldedir. Dış çekirdekte ise bu karışım ergimiş haldedir.


Şeyma Uslu



12 Ocak 2014 Pazar

EKSEN EĞİKLİĞİ VE MEVSİMLERİN OLUŞUMU

Ülkü Güntekin

HARİTA BİLGİSİ

                            HARİTA BİLGİSİ

Harita nedir?
Yeryüzünün veya bir parçasının belli bir orana göre küçültülerek ve belirli işaretler kullanılarak yatay düzlem üzerinde gösterilmesine harita adı verilir.
Değişik amaçlara yönelik haritalar bulunmaktadır. Bunlardan bazıları;
  1. Coğrafik haritalar; Fiziki, Siyasi, Nüfus, Sanayi … v.s.
  2. Meteorolojik haritalar
  3. Topoğrafik haritalar
  4. Jeolojik haritalar … v.s.

Ölçek nedir?
Bir yeryüzü parçasının (veya bir cismin) plan, maket veya harita gibi yöntemlerle gösterilmesi için kullanılan büyültme veya küçültme oranına ölçek denir. Örneğin: 1/5000. Ölçeği ifade etmek için kullanılan bu oranda, paydanın değeri ne kadar büyükse ölçek o kadar küçüktür.

Ölçeğin anlamı nedir?
Pay’daki değer, payda’daki değerin harita üzerindeki aynı birimden karşılığıdır. Yani, Pay=harita üzerindeki uzunluk, Payda=arazi üzerindeki uzunluk.

Ölçek=Harita UzunluğuGerçek (Arazideki) Uzunluk

Örnek: 1/25000 ölçekli bir haritada harita üzerindeki 1 birimlik (cm) uzunluk, gerçekte yani arazide 25000 birim (cm)’e karşılık gelir. 


Büyük ölçekli haritalarda





Küçük ölçekli haritalarda
Ayrıntı fazladır
Ayrıntı azdır
Dar alanları gösterir
Geniş alanları gösterir
Bozulma oranı azdır
Bozulma oranı fazladır
Küçültme oranı azdır
Küçültme oranı fazladır
Payda küçüktür
Payda büyüktür
Eşyükseklik eğrileri arasındaki yükseklik farkı azdır
Eşyükseklik eğrileri arasındaki yükseklik farkı fazladır





Haritalarda iki çeşit ölçek kullanılabilir. Bunlar;
- Çizgisel ölçek - Kesir ölçek
Örnek: Örnek: 1 / 25.000
02 km
Bir haritada bulunması gereken elemanlar:
Haritanın adı (Ör: Kullanım amacı, pafta adı vb.)
Coğrafik yön ve kuzey işareti
Ölçek
Lejand (Simgeler ve açıklamaları)
Enlem/boylam değerleri

Ülkü Güntekin


COĞRAFYA NEDİR?


Ülkü Güntekin

11 Ocak 2014 Cumartesi

MEVSİMLER


Burcu Kaplan

MERİDYENLER VE PARALELLER


Burcu Kaplan

KULLANIM AMAÇLARINA GÖRE HARİTALAR


Her haritanın hazırlanış amacı farklıdır. Değişik özellikler dikkate alınarak hazırlanan haritalar, kullanım amaçları  açısından farklı  isimler  alır. Örneğin iklim bölgeleri haritası, toprak haritası, maden haritası, fiziki haritalar, nüfus haritası vb.

                          
  
        Fiziki harita                        s iyasi harita                beşeri harita    

•Fiziki Haritalar:
Yeryüzü şekillerinin yükselti ve  eğim  gibi özellikleri ve dağ,ova, plato gibi yer şekillerinin dağılışını  gösteren haritalardır. Bir yerin yükseltisi ancak fiziki haritalardan bulunabilir.

•İdari ve Siyasi Haritalar:Ülkelerin siyasî  sınırlarını veya idari birimlerini (bölge, il, ilçe) gösteren haritalardır.

•Beşerî ve Ekonomik  Haritalar:Nüfus miktarı, yoğunluğu ve dağılışını, göçleri, tarım ürünleri ve miktarını, sanayi, yeraltı kaynakları, turizm değerleri olan alanların dağılışını gösteren haritalardır.

•Özel Haritalar: Belirli bir konu için özel olarak hazırlanan ve sadece konunun
uzmanları  veya ilgilileri tarafından kullanılan haritalardır ve  belirli bir meslek grubuna hitap eder. Jeoloji, Toprak, Ulaşım, Orman haritaları  gibi. Örneğin jeoloji haritası sadece bu işle uğraşan araştırmacılar için gereklidir.

Burcu Kaplan

PROJEKSİYON YÖNTEMLERİ





Üzerine bir harita çizilmesi mümkün olacak şekilde paralel ve meridyen ağınınperspektif esaslara uygun olarak bir kağıda çizilmesine    projeksiyon  denir.
Projeksiyon yöntemleri, yuvarlak olan yeryüzünün tamamını veya bir görümünü en az hata ile düzlem üzerine aktarma amacıyla geliştirilmiş yöntemlerdir.





                                 DÜZLEM           SİLİNDİR                    KONİ



Üzerinde coğrafî koordinatların belirgin olarak gösterildiği ve  merkezinde bir ışık kaynağı olan bir model küre düşünelim. Işık  küre üzerinde bulunan paralel vemeridyenleri yansıtır. Yansıyan paralel ve meridyen gölgeleri model küre üzerinegeçirilen koni veya etrafına sarılan silindir ya da küreye teğet olarak tutulan düzlem üzerine düşer. Böylece coğrafî koordinatlar bir düzleme aktarılır.
Küresel yüzeyin düzleme aktarılması sırasında ortaya çıkan bozulmalar şunlardır;
Açılardaki değişmeler (paralel ve meridyen ağı)
Alanlardaki değişmeler (yüz ölçüm) 
Uzunluklardaki değişmeler,
Şekillerdeki değişmeler,
Yönlerdeki değişmeler,
Haritalardaki hataları ortadan kaldırmak  mümkün değildir. Ancak  projeksiyonyöntemleri ile en aza indirilebilir.

Konik Projeksiyon :Kürenin çevresine koni şeklinde bir kâğıt sarılmasıyla oluşturulur.



Düzlem Projeksiyon :Bir düzlemin kutup noktasına teğet   olarak geçirilmesiyle oluşturulan bu çizimde kenar uzunlukları  korunur.


Bu yöntem daha çok dar alanların ve büyük  ölçekli  haritaların çiziminde kullanılır.
 
Silindirik Projeksiyon :Bir kürenin çevresine silindir  şeklinde bir   kâğıt  sarılmasıyla
 oluşturulur. Ekvator’dan kutuplara gidildikçe  alan bozulmaları  görülür  ve şekiller büyür.


Bu yöntem daha çok deniz  ve hava ulaşımında yararlanılan haritaların hazırlanmasında kullanılır.Ekvator çevresi doğru çizilir.